Yaz mevsiminin gelmesiyle birlikte açık havada geçirilen zaman da artmaya başladı. Yaz mevsiminde en sık görülen sorunlardan biri olan güneş yanığına dair Memorial Sağlık Grubu Dermatoloji uzmanları; güneş yanıklarının etkileri, tedavi şekilleri ve yanıklardan korunma yollar hakkında bilgi verdi.
Güneş, çok önemli; ısı, ışık, enerji ve yaşam kaynağıdır. Güneş ışığı mutluluk verir ve D vitamini sentezinden sorumludur. Ancak güneş ışınlarına bilinçsizce maruz kalmak öncelikle güneş yanığı ile birlikte kahverengi renk değişiklikleri, foto alerji vegüneşle tetiklenebilen pek çok hastalığa neden olabilir. Uzun vadede ise deride tamiri mümkün olmayan DNA hasarına yol açan başta malign melanom olmak üzere deri kanserleri, göz ve deride erken yaşlanma bulguları kendini gösterir. Bu nedenle zararlı etkilerine maruz kalmadan güneş ışığından yararlanmak amaçlanmalıdır.
Güneş yanığı derinin güneş ışığına kısa sürede ve yoğun olarak maruz kalması sonucu oluşan deri rahatsızlığıdır. Uzun süre güneşe maruz kalındığında ultraviyole ışınları; ciltte önce kızarıklık, daha uzun süreli hasarlarda da içi su dolu baloncuklara sebep olur. Kızarıklık, ağrı, şişme güneşten 2-4 saat sonra başlar, 24 saatte maksimuma ulaşır. Bu birinci derece yanıktır. İçi su dolu kabarcıklar olduğunda yanık artık ikinci derece olmuş demektir. Üçüncü derece yanıklarda kabuklanmalar olur, güneş üçüncü derece yanığa sebep olmaz.
Güneş yanığının nedeni derinin aşırı miktarda ultraviyole ışınlarına maruz kalmasıdır. Ultraviyole ışınları 3 farklı ışın üretir. Bunlar UVA, UVB ve UVC ışınlarıdır.
UVA Işınları
UVA ışınları UVB ışınlarından daha az etkili ancak derinin daha alt katmanlarına kadar etki edebilir. Deriye elastikiyet kazandıran doku yani dermiş tabakasını tahrip eder. Uzun süre UVA ışınlarına maruz kalmak deriyi vaktinden önce yaşlandırır.
UVB Işınları
UVB ışını derinin epidermis adı verilen üst kısmını etkiler. Deri yüzeyinde fazla miktarda maruz kalınan UVB ışını ile kızarma, şişme ve ağrıya oluşur.
UVC Işınları
UVC ışınlar diğer iki ışına göre tehlikesiz ışınlardır. Atmosfer tarafından filtre edildiği için ekstra koruma mekanizmasına gerek yoktur.
Güneş yanığına neden olan UVA ve UVB aynı zamanda deri kanserine neden olmaktadır. Güneş ışınları dışında güneş yanığına solaryum ve fototerapi gibi ultraviyole ışını üreten diğer kaynaklarda neden olabilir.
Güneş yanığı oluşmasına etki eden diğer faktörler, hastanın deri rengi ile ifade edilen deri tipi, ışığın etki süresi ve şiddeti, deniz kenarı ve yüksek rakımlı yerler, ışığın yansıması, çocukluk çağı olarak sayılabilir. Güneş ışını hasarı birikici özellik gösterdiğinden çocukluktan itibaren fazla maruz kalmak ve güneş yanığı geçirmek, ileriki yaşlarda deri kanseri riskini birkaç kez arttırır. Açık ten, renkli göz, sarı-kızıl saçlı kişiler güneş yanığına özellikle duyarlıdır. Her 300 metre yükseklikte enerjide %5 artış olur. Güneş enerjisi, su ve ıslak giysilerden geçer. Asfalt, kum ve kar ile enerji yansıması artar.
Güneş yanığının belirtileri kişiden kişiye değişebilir. Belirtilerin farklılaşmasını derinin cinsi, ultraviyole ışınlarına maruz kalınma süresi etkiler. Özellikle beyaz tenli ciltlerin koyu tenli ciltlere göre güneş yanığı olma riski daha fazladır. Koyu renkli deri de çok fazla UV ışınına maruz kalırsa güneş yanığı olabilir. Yine de koyu renkli deri daha fazla melanin pigmenti bulunması nedeniyle beyaz tenli deriye göre güneş ışığını yanık olmadan daha fazla tolere edebilir. Güneş yanığı belirtileri aniden ortaya çıkmayabilir, belirtiler kişiden kişiye göre değişebilir.
Güneş yanığının en belirgin özelliklerini şöyle sıralayabiliriz;
Güneş yanığı, aşırı UV teması sonrası gelişen kızarıklık, yanma, ağrı, su dolu kabarcık oluşumu ve inflamasyon ile karakterize bir tablodur. Yeterli süre ve dozda UV maruz kalma 2-6 saat sonra başlar, 12-24 saat içinde maksimum düzeye ulaşır. Birinci haftanın sonunda deride soyulma görülür, daha sonra pigmentasyon ve lentigo adı verilen kahverengi lekeler gelişebilir. Şiddetli güneş yanığı ise aşağıdakilere belirtilere neden olabilir:
Çocukların cildi, yaşamın ilk yıllarında çok ince olduğu için güneşe karşı hassastır. Ailelerin çocukları dışarı çıkarırken mutlaka güneş koruyucu sürmeleri gerekir. Güneş kremi seçerken de mineral filtre içermesi ve bebeğe alerji yapmayacak özellikte olmasına dikkat edilmelidir. Kimyasal filtre içeren güneş kremlerinde alerji riski daha yüksektir. 1 yaş altı bebeklerin cildi büyük çocuklara göre daha hassastır ve uygulanan her türlü kremin emilimi daha fazladır. Bu nedenle 1 yaş altı güneş kremi seçerken mutlaka doktora sorulmalıdır.
Çok açık tenli, renkli gözlü çocuklar ile 1 yaş altı bebeklerde 50 faktör ve üzeri güneş kremleri tercih edilmelidir. Ten rengi koyu, esmer çocuklarda ise 30 faktörlü güneş kremi yeterli olur. Çocuklar dışarı çıkarılmadan en az 15-20 dakika önce krem uygulanmalıdır. Güneş kreminin koruma süresi en fazla 3-4 saattir. Eğer çocuk yarım saatten fazla dışarı zaman geçirecekse güneş kreminin sık sık yenilenmesi gerektiği unutulmamalıdır.
Bazı güneş kremleri çocuklarda cilt alerjilerine sebebiyet verebilir. Bunun için test edilmelidir. Güneş kremi güneşe çıkmadan bir gün önce çocuğun koluna küçük bir alana sürülür ve yara bandı ile kapatılır. Ertesi gün dışarı çıkıldığında, güneşin altındayken yara bandı çıkarılır. Eğer 15 dakika içinde o bölgede kızarıklık, şişlik ya da kaşıntı olmuyorsa bu güneş kremi kullanılmaya devam edilebilir. Geçen seneki tatilden kalan güneş kremleri ise asla kullanılmamalıdır.
Cilt kanserininen önemli nedeni, çocukluk çağındaki güneş yanıklarıdır. Hayatında bir kere su toplamış güneş yanığı olan bir çocuğun, cilt kanserine yakalanma riski yanığı olmayanlara göre iki kat fazladır. Her yanık ile bu risk iki kat artar. Cilt kanserinden korunmanın en iyi yolu, cilt yanıklarını önlemektir.